You are using an outdated browser. For a faster, safer browsing experience, upgrade for free today.
Türkiye'de Tütün Kullanımını Engelleme ve Bırakmanın Ekonomisi

Türkiye'de Tütün Kullanımını Engelleme ve Bırakmanın Ekonomisi

TEPAV'ın "Tütün Kullanımını Engelleme ve Bırakmanın Ekonomisi" konulu webinarı 21 Ekim 2021 tarihinde gerçekleştirildi.

Webinarda, TEPAV'ın Türkiye'de tütün kullanımına ilişkin arz, talep, sağlık ve kamu politikası dinamiklerini inceleyen kapsamlı araştırma raporundan elde edilen bulgular tartışıldı. Konuşmacılar tarafından, daha etkili kontrol politikaları tasarlamak için daha fazla araştırma yapılması gerektiği vurgulandı.

Açılış konuşmasını yapan TEPAV İcra Direktörü Şenay Akyıldız, dinleyicilere tütün kullanımının insan sağlığına zararlarını hatırlatarak, Dünya Sağlık Örgütü (WHO) verilerine göre her yıl yaklaşık 8 milyon kişinin tütün kullanımına bağlı hastalıklar nedeniyle hayatını kaybettiğini belirtti. Tütün kullanımının sağlık üzerindeki etkileri araştırmalarla açıkça ortaya konsa da dünyada 1,3 milyar insan tütün ürünlerini tüketmeye devam ederken, bunların %80'i düşük ve orta gelirli ülkelerde yaşamakta. Akyıldız, sağlık üzerindeki etkisinin yanı sıra, tütün kullanımının hem sağlık sistemine maliyeti, hem de tütüne bağlı hastalık ve ölümler nedeniyle meydana gelen verimlilik kaybı nedeniyle ciddi bir ekonomik yük yarattığının da altını çizdi. Ayrıca Türkiye, sıkı kurallar ve yasal düzenlemeler getiren DSÖ Tütün Kontrolü Çerçeve Sözleşmesi'ni (WHO FCTC) imzalayan ve onaylayan ilk ülkelerden biri olmakla beraber, Türkiye'de tütün kullanım oranında beklenen düşüş gerçekleşmemiştir. Bu durum, Türkiye'deki tütün kontrol politikalarının araştırılmasının, Türkiye'deki ve dünyadaki mevcut duruma ilişkin güçlü bir kavrayış oluşturulmasının neden kritik olduğunu ortaya koymaktadır. Bu nedenle, TEPAV Tütün Kontrol Politikaları Araştırma Ekibinin yürüttüğü araştırma, bu ihtiyacı karşılamaya yönelik olup, bu kapsamlı raporun Türkiye'nin tütün kontrolü politikası hedeflerine katkı sağlaması beklenmektedir.

Raporun bulgularını paylaşan TEPAV Sürdürülebilirlik Çalışmaları Programı Direktörü Sibel Güven, Türkiye'de etkin tütün kontrol politikalarının geliştirilmesine katkıda bulunmanın önemine dikkat çekti. Güven, bu çalışmanın üretici, kullanıcı ve kamu sektörü gibi paydaşların rollerini arz, talep ve kamu politikaları ekseninde irdelemek amacıyla yapıldığını belirtti. Önlenebilir ölümlerin büyük çoğunluğunun tütün kullanımına bağlı olduğunu vurgulayan Güven, 2050 yılında tütüne bağlı erken ölümlerin dünya genelinde yılda 127 bin kişiyi aşacağının tahmin edildiğini sözlerine ekledi. Ayrıca 2002'den 2017'ye kadar olan veriler, aktif ve pasif tütün kullanımının Türkiye'nin sağlık sistemi üzerindeki yükünün oldukça yüksek olduğunu ortaya koymaktadır.

Türkiye'de tütün ürünleri tüketiminin sağlık boyutunun 1990'lı yıllarda öne çıktığını vurgulayan Güven, Türkiye'nin DSÖ'nün MPOWER politika paketi tedbirlerinin tamamını en üst düzeyde uygulayan ilk ülke olduğunu hatırlattı. DSÖ'nün tütün politikası paketinin amaçları; tütün kullanımı ve koruma politikalarının izlenmesi, insanların tütün dumanından korunması, tütünü bırakmak isteyenlere yardım/destek sunulması, halkın tütünün zararları hakkında uyarılması, tütün reklamı, promosyonu ve sponsorluklarının yasaklanması ve Tütün ürünlerinden alınan vergilerin artırılmasıdır (MPOWER). Türkiye'de tütün kullanım oranlarının tüm yaş gruplarında benzer ülkelere göre daha yüksek olduğunu vurgulayan Güven, buna ilave olarak 15-17 yaş arası gençlerde yıllar içinde tüketimin arttığını, 13-15 yaş arası öğrencilerde tüketimin endişe verici şekilde arttığını, kadınlarda tütün kullanım oranının erkeklere göre daha hızlı arttığını ve eğitim düzeyi arttıkça tütün kullanım oranının da arttığını belirtti. Tütün kullanımının sağlık üzerindeki etkileri ve ekonomik sonuçları hakkında asimetrik ve eksik bilgilere işaret eden Güven, artan tüketim seviyeleri görülen gruplara  odaklı daha çok politika geliştirilmesi gerektiğini vurguladı.

TEPAV Tütün Kontrol Politikası Araştırma Ekibine liderlik eden Asena Caner, MPOWER önlemlerini fiyat odaklı ve fiyat odaklı olmayan önlemler olarak sınıflandıran ayrıntılı bir açıklama yaptı. Tütün ürünleri üzerindeki vergilerin artırılarak tütün kullanımının azaltılması politikasının Türkiye'de fiyat odaklı bir önlem olarak uygulanmasına değinen Caner, Türkiye'de tütün ürünleri üzerindeki vergi yükünün dünya ortalamasının üzerinde olduğuna dikkat çekti. Avrupa Birliği ülkelerinde sigara üzerindeki toplam vergi yükü ortalama %80,3 iken, Türkiye için bu oranın 2020 yılında ortalama ve ortalama üstü sigaralarda %84,8 ve ortalama altı sigaralarda %92,1 olduğunu belirtti. Ayrıca, Türkiye'de 2018 yılında elde edilen tütün vergisi gelirleri, sağlık harcamalarının %41,8'ini oluştururken kamu sektörü toplam kamu sağlık harcamalarının çoğunu (kabaca %77) üstlenmektedir. Vergilendirmenin tütün ürünleri talebi üzerindeki etkisinin, toplam vergi yükü içindeki nispi ve özel vergilerin kompozisyonunun yanı sıra gelir, fiyat, talebin çapraz fiyat esnekliği gibi önemli parametrelere bağlı olduğunu belirten Caner, tütün ürünleri vergilendirmesinin talep üzerindeki etkilerini incelemek için daha detaylı çalışmalar yapılmasının şart olduğunu söyledi.

Fiyat odaklı olmayan önlemlerin detaylarını anlatan Caner, ekonomi politikalarının piyasanın arz tarafını dikkate alarak tasarlanırken bütüncül bir yaklaşıma sahip olmasının önemini vurguladı. Politikaların talep azaltmada etkili olabilmesi için, kadın, genç, öğrenci, öğretmen ve doktorlar gibi belirli demografik grupları hedef alan politikalarla nüfusun geneline yönelik politikaların desteklenmesine odaklanılması gerektiğini belirtti. Ayrıca tütün kontrol politikalarının uygulama süreçlerinin iyileştirilmesi için mevzuata uyumu sağlamaktan sorumlu kurumların netleştirilmesi ve çıkarılan ceza ve cezaların takip edilerek tüm uygulama sürecinin izlenmesi gerektiğini vurguladı.


Türkçe sunum için tıklayınız.

İngilizce sunum için tıklayınız.

Etkinliği izlemek için buraya tıklayınız.